Emziren anneye zorbalık yapmayın: Diyet baskısı süt kalitesini düşürüyor

Doğum Sonrası Beden Baskısı: Annelere Doğru Beslenme İle Destek Olmak Gerekiyor

Yeni doğum yapmış anneler, doğum sonrası vücutlarındaki değişim nedeniyle sık sık eleştirilere maruz kalıyorlar. Yakın çevrenin yapmış olduğu “O kiloları kolay kolay veremezsin,” “Ben doğurduğumda ne kadar zayıftım, sen hâlâ kilo veremedin mi?” veya “O bebek değilmiş, meğer sen bayağı kiloluymuşsun!” gibi yorumlar, anneler üzerinde olumsuz etkiler bırakabiliyor ve sağlıksız beslenme alışkanlıklarına yol açabiliyor.

Asya Naz Al

KALİTELİ SÜT İÇİN DENGE ŞART

Doğum sonrası yapılan yanlış kısıtlayıcı diyetlerin anne sütüne direkt olarak etki ettiğini belirten Diyetisyen Asya Naz Al, “Süt üretimi annenin beslenme düzeniyle doğrudan ilişkilidir. Yetersiz kalori alımı, sıvı eksikliği ve dengesiz beslenme, süt miktarını ve kalitesini olumsuz yönde etkileyebilir” şeklinde konuştu. Özellikle bebeklerin ilk 6 ayında anne sütünden alacakları besinlerin önemine vurgu yapan Al, annelerin kilo kaygısı yerine bebeklerine odaklanmaları gerektiğini belirtti. Al, “Yeni doğum yapmış kadınlara yönelik bedensel baskılar toplumumuzda yaygındır. Bu baskılar anneleri sağlıksız diyetlere itebilir. Hızlı kilo kaybı, zararlı toksinlerin salınımına neden olabilir ve bu toksinler bebeklere zarar verebilir. Bu sebeple emzirme döneminde yavaş ve sağlıklı kilo verme önemlidir” diye ekledi.

YAĞ, KALİTEYİ KORUYOR

Süt kalitesini korumak için annelerin yağ oranını sabit tutmaları gerektiğini ifade eden Al, “Aylık 2 kilo, haftalık 500 gram kaybetmek idealdir. Bu miktarın üstünde kilo vermek, annenin vücut direncini azaltabilir ve süt üretimini olumsuz etkileyebilir. Dolayısıyla bebeğin sağlığını riske atabilir” açıklamasında bulundu.

YUMURTA VE PEYNİRİ İHMAL ETMEYİN

Al, vücudun süt üretmek için daha fazla enerji harcadığını ve günlük kalori ihtiyacına ek olarak 300-500 kalori eklenmesi gerektiğini belirtti. Bu ek kalorileri sağlıklı besinlerden almanın önemine değinen Al, “Gün içinde 4 ila 6 kez beslenme, azar azar ve sık sık beslenme alışkanlığı kazanılması önerilir” dedi.

ÜÇ Döneme Farklı Planlama

  • Hamilelik sürecinin üç aşamasında farklı beslenme yaklaşımlarının gerekliliğine vurgu yapan Al, ilk trimesterde ekstra kalori alımına gerek olmadığını belirtti. Fazla kilolu olan anneler için bu dönemde kilo vermek bile önerilebileceğini ifade eden Al, ikinci trimesterde ise kilo vermekten kaçınılması gerektiğini söyledi. Al’a göre, emzirme döneminde ise bebeğin sağlıklı gelişimi için kalori alımının artması büyük önem taşıyor.

Related Posts

İzmir’de 2 bin ton süt ürününe el konuldu: Bakanlık soruşturma başlattı!

İzmir’de 2 bin ton süt ürününe el konuldu: Bakanlık soruşturma başlattı!

Mikroplastikler insan beynine kadar sızdı: Etkileri neler?

Bilim insanları, mikroplastiklerin insan beynine kadar sızdığını duyurdu.

Ne yoğurt ne kefir: En çok probiyotik onda var, metabolizmayı sıfırlıyor

Yoğurt ve kefirden daha güçlü probiyotik kaynakları artık daha çok dikkat çekiyor. Bu besinler bağırsak florasını yeniden inşa ediyor, sindirimi kolaylaştırıyor ve metabolizmayı adeta baştan başlatıyor…

Gizli pandemi: Lyme

425’den fazla hastalığı taklit eden ve teşhis edilmesi bu yüzden zor olan Lyme hastalığı ‘gizli bir salgın’ olarak nitelendiriliyor. Geçmişte kenelerden bulaştığı düşünülen hastalığın bit,
pire, sivrisinek, tahtakurusu gibi kan emicilerden de geçtiği belirtiliyor.

Tüp bebek mi, Aşılama mı? Kısırlıkta kişiye özel tedavi şart

Kısırlık tedavisinin kişiye özel planlanması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. İbrahim Ferhat Ürünsak, doğru tanı ve zamanında müdahalenin gebelik şansını önemli ölçüde artırdığını belirtti.

Diş eksikliği kalp krizi riskini nasıl artırıyor?

Uzman Diş Hekimi Ağız Diş Çene Cerrahı Prof. Dr. Birkan Taha Özkan, “Kalp krizi geçirme riskinizi sadece kalp değil, ağzınızda eksik olan dişleriniz de belirliyor” dedi.